Davutoğlu bu işi hepten batırdı! Yeni Akit yazarı Ali Karahasanoğlu’nun yazısı olay oldu
Yeni Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun “Cumhurbaşkanı içeriden yada dışarıdan olsun, genel başkanlar her stratejik kararda imza yetkisine haiz olacak.” sözlerini yerden yere vurdu.
Abone ol
Altılı masa liderlerinin ülkeyi cumhurbaşkanı ile beraber yönetme planına yönelik eleştiriler gelmeye devam ediyor.
Altılı masanın son toplantısı sonrası Davutoğlu’nun açıklamaları tartışmaları alevlendirdi.
Davutoğlu, “Cumhurbaşkanı içeriden yada dışarıdan olsun, genel başkanlar her stratejik kararda imza yetkisine haiz olacak.” dedi.
“Davutoğlu bu işi hepten batırdı”
Bu açıklamalara “Davutoğlu’nun hırsı, aklını yedi tamamladı!” başlıklı yazısında tepki gösteren Yeni Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, “Hukuki hiçbir temeli olmayan, bırakın bir profesörün, bir ilköğretim çocuğunun bile sarfetmesi mümkün olmayan bu cümleyi izah etmesi istenen Davutoğlu, işi hepten batırdı..” ifadelerine yer verdi.
Yüzde 0.1 oy alan partiye eşit imza yetkisi
“Hayır “Bir parti % 25, diğeri 13, bir diğeri % 1, bir diğeri %0.1 oy alırken, bunlar iyi mi eşit imza yetkisine haiz olacaklar” eleştirisini yapmayacağım..” diyen yazar, itirazlarını şu şekilde sürdürdü:
“Altı parti liderinin beraber imzası ile icraatlar yapılacak” söylemi, mevcut anayasada uygulanma ihtimali sıfır olan bir söylemdir.. Profesörlük unvanına haiz bir insan, bu kadar rahat bir hususu bilmiyor olabilir mi?
Hani Davutoğlu, yukardaki cümlesini, “Ben aslına bakarsan Anayasa’nın değiştirilmesi ile bu yeni uygulamanın yaşam bulacağını söylemek istemiştim” diye izaha kalkabilir..
Kuramsal olarak, Cumhurbaşkanı seçimini kazanabilecekleri, fakat Anayasa’yı değişiklik yapma yetkisini seçmenden alamayacakları ihtimalini tekrar hatırlatıp, bu noktadaki eleştirimi bitireyim..
Fakat şimdi dile getireceğim mevzuda, Davutoğlu’nun ağzını açmaya mecali olamayacağını şimdiden hatırlatayım..
Altılı masa liderlerine vesayet eleştirileri
Davutoğlu, altı imza ile icraat yapılmasını makul göstermek için, parlamenter sistemden örnek getiriyor. Altı imza bir araya gelmez ise, icraat yapılamamasının bir vesayet sistemi olmadığını, % 25 oy alan partinin, % 0.1 oy alanın vesayetine mahkum olamayacağını ispatlamak için, şunları söylüyor:
“Bu mevzuda söylediklerim oldukca açık aslen. Geçiş sürecinde genel başkanlar yürütme mekanizmasının içinde etkin bir halde yer alacaklar ve karar alma ve imza süreçlerinde yetki sahibi olacaklardır. Buradan bir vesayet çıkaranlar zihnen tek kişinin tek akılla tüm yetkiye haiz olduğu Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi mantığına zihnen teslim olanlardır.”
Cumhurbaşkanlığı sistemi mi-parlamenter sistem mi tartışmaları yapılırken, “O da olsa olur, bu da olsa olur” diyen bir hukukçu-gazeteci olarak, söylenenleri gene de üstüme alıp, meraklanıyorum, “Acaba Davutoğlu, bizim zihnen teslimiyetimizin yanlışlığını hangi örnek ile gösterecek?”
“Sen iyi misin Ahmet bey”
Davutoğlu, hırsını aklının önüne geçirdiğini kanıtlama eden şu cümleyi kuruyor:
“Geçmişte çarpık da olsa uygulanan parlamenter sistemde dahi bakanlar kurulu kararlarına tüm bakanlar imza atarlardı ve imzalar tamamlanmamışsa bakanlar kurulu sonucu yürürlüğe giremezdi. Ek olarak üçlü kararnameler de vardı. Koalisyon hükümetlerinde de durum buydu. Bu durumda bakanlar başbakana vesayet mi kurmuş oluyordu?” Sen iyi misin Ahmet bey.. Aklın yerinde mi?”
Yoruma kapalı.